-
1 aptal yerine koymak
v. befool -
2 aptal yerine koymak
to make a fool of sb, to fool -
3 aptal
-i aptal yerine koymak jemanden für einen Dummkopf halten -
4 aptal
-
5 aptal
(-lı) а1.глупе́ц; идио́т, балда́- ı aptal yerine koymak — счита́ть дурако́м, обраща́ться как с дурако́м
2.глу́пый, тупо́йaptal adam — глу́пый челове́к
-
6 aptal
глупе́ц (м) глу́пый идио́т (м) тупо́й* * *дура́к, болва́н, идио́т, крети́нaptal yerine koymak — счита́ть дурако́м
-
7 fool
aptal, ahmak, budala, enayi; maskara, soytari,kandirmak, aldatmak, aptal yerine koymak; (around, about ile) aptalca davranmak, aptallik etmek; alaya almak, dalga geçmek -
8 hinstellen
hin|stellenI vt1) ( Gegenstand) koymakjdn als Vorbild \hinstellen birini örnek olarak göstermek;jdn als Dummkopf \hinstellen birini aptal yerine koymakII vrsich \hinstellen dikilmek;stell dich gerade hin! dik dur! -
9 prendre
Iv t1 saisir almak2 tenir -(y)a almak3 -den almak4 aller chercher gidip aramak, almak5 yerine koymak6 obtenir edinmek, ele geçirmek7 içmek, yemek [je'mec]8 nécessiter ayırmak, almak9 yakalamak10 tutmak11 yakalamak12 utiliser, faire bir şey yapmak13 prendre l'air hava almak14 prendre feu ateş almak15 prendre l'eau su almakIIv ifonctionner çalışmak -
10 pour
1 destiné à -(y)e, için, -den yana♦ être pour qqn, qqch bir şey ya da birinden yana olmak◊Je suis pour ce candidat. — Ben bu adaydan yanayım.
◊Il est pour. — O bundan yana.
2 ol- [oɫ'-]3 yerine [jeɾi'ne]4 par rapport à göre [ɟœ'ɾe]5 vers doğru [doː'ɾu]6 için [i'ʧin]7 yüzünden [jyzyn'den]8 karşılığında9 afin de (avec l'inf.) -mek için♦ pour que (avec le subj.) -mesi için◊J'ai tout fait pour qu'il vienne. — Gelmesi için herşeyi yaptım.
-
11 make a fool of
(to make (someone) appear ridiculous or stupid: He made a real fool of her by promising to marry her and then leaving her when he had spent all her money.) aptal yerine koymak -
12 befool
v. aptal yerine koymak, kandırmak, işletmek* * *aldat -
13 Narr
Narr m <Narren; Narren> kaçık, deli;jemanden zum Narren halten b-ni budala/aptal yerine koymak -
14 verkaufen
verkaufen*I vtzu \verkaufen satılıktır;jdn für dumm \verkaufen birini aptal yerine koymakjdm etw als große Leistung \verkaufen bir şeyi büyük bir başarı olarak satmakII vrsich \verkaufen satılmak, kendini satmak;sich teuer \verkaufen kendini pahalıya satmak;sich gut/schlecht \verkaufen iyi/kötü satılmak -
15 dumm
1) ( einfältig) aptal, alık, ahmak;\dummes Zeug reden aptal aptal konuşmak;red kein \dummes Zeug! aptal aptal konuşma!sich \dumm anstellen aptallığa vurmak;ein \dummes Gesicht machen ( fam) aptal aptal bakmak;\dumm aus der Wäsche gucken ( fam) apışmak, apışıp kalmak, ahmaklaşmak;das ist gar nicht so \dumm bu hiç de fena bir fikir değil;jdn für \dumm verkaufen ( fam) birini aptal [o ahmak] yerine koymak2) ( unwissend) cahilsich \dumm stellen bilmezlenmek, bilmezlikten gelmek, bilmiyor (gibi) görünmek3) ( unangenehm)jdm \dumm kommen ( fam) birine aksilenmek;so etwas D\dummes! ne kadar aksilik! -
16 fool
adj. budala————————n. aptal, enayi, akılsız, budala, maskara, salak, soytarı, meyve ve süt tatlısı————————v. kandırmak, enayi yerine koymak, maskaraya çevirmek, gülünç duruma sokmak, şaka yapmak, eğlenmek, vakit geçirmek, oyalanmak* * *aptal* * *[fu:l] 1. noun(a person without sense or intelligence: He is such a fool he never knows what to do.) aptal2. verb1) (to deceive: She completely fooled me with her story.) aldatmak2) ((often with about or around) to act like a fool or playfully: Stop fooling about!) aptal gibi davranmak•- foolish- foolishly
- foolishness
- foolhardy
- foolhardiness
- foolproof
- make a fool of
- make a fool of oneself
- play the fool -
17 schelten
schelten <schilt, schalt, gescholten> ['ʃɛltən]1) ( schimpfen) azarlamaker hat ihn dumm gescholten onu aptal yerine koyduer entfernte sich laut \scheltend söylene söylene çekip gitti -
18 ahmak
birini \ahmak yerine koymak jdn für dumm verkaufen
См. также в других словарях:
aptal yerine koymak (veya koyulmak) — anlamaz, bilmez sanmak (sanılmak) Bu kadını zaman zaman aptal yerine koymam büyük aptallık galiba. R. Erduran … Çağatay Osmanlı Sözlük
ahmak — sf., ğı, Ar. aḥmaḳ Aklını gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal Birleşik Sözler ahmakıslatan Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ahmak gelin yengeyi halayığı sanır ahmak misafir ev sahibini ağırlar ahmak yerine koymak ahmağa yüz, abdala söz … Çağatay Osmanlı Sözlük